
KASTEN YARALAMA SUÇU
Kasten yaralama suçu TCK 86, 87 ve 88. maddelerinde düzenlenmiştir
Kişinin kasten başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olacak bir fiili gerçekleştirmesi halinde kasten yaralama suçundan cezalandırılması gerekmektedir.
Kasten yaralama suçunun nitelikli halleri TCK 86/üçüncü fıkrasında düzenlenmiştir. Aynı maddenin ikinci fıkrasında ise basit kasten yaralama suçunun cezası yasada belirtilmiştir
Bir kişinin başka bir kişiye karşı gerçekleştirmiş olduğu eylemden ötürü mağdurda bir yaralanma veya mağdurun vücudunda acı veya sağlığında bozulma ya da algılama yeteneğinde bir bozulma olması halinde kişi kasten yaralama suçundan cezalandırılacaktır. Bu eylemin basit tıbbi bir müdahale ile giderilebilmesi durumunda kişi TCK 86/2 fıkrası uyarınca cezalandırılacaktır. TCK 86/2. fıkrası şikâyete tabi bir suçtur. Yani bu fıkra kapsamında kalan bir eylemden ötürü mağdurun şikayetçi olmaması halinde eğer dosya soruşturma aşamasında ise takipsizlik kararı verilecek, mahkeme safahatında ise düşme kararı verilerek dosya kapatılacaktır
TCK 86/2. fıkrasında kişinin kasten yaralama suçunu işlemesi halinde dört aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılacağı öngörülmektedir. Kişinin bu fıkra kapsamında kalan bir yaralama suçunu işlemesi halinde hâkim takdir yetkisini kullanarak isterse bu kişiye hapis veya adli para cezasından istediğini seçerek ve bunu gerekçelendirilerek kişiyi cezalandırabilecektir.
TCK 86/1. fıkrası düzenlenen kasten yaralama suçu ise daha nitelikli ve daha ağır boyutta olan yaralanmalara ilişkin bir düzenlemedir. Mağdur eğer basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralanmış ise kişi bu durumda TCK 86/1. fıkrası uyarınca cezalandırılacaktır
TCK 86/1 ve 86/2 fıkralarının nitelikli halleri TCK 86/3. fıkrasında düzenlenmiştir. Yani bu 3. fıkra genel arttırım hükmü niteliğindedir. Kişi yaralama suçunu üstsoya, altsoya, eşe veya kardeşe karşı işlemesi halinde, yine beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda olan kişiye karşı veya kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle veya kamu görevlisinin sahip olduğu nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle veya silahla işlemesi halinde şikayet aranmaksızın TCK 86/1 veya 86/2 fıkraları uyarınca temel cezadan yarı oranında arttırım yapılarak kişi cezalandırılacaktır. Sanığın bu fiili canavarca hisle işlemiş olması durumunda ise cezasında bir kat oranında arttırım yapılarak cezalandırılacaktır
TCK 87. maddesinde neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçu düzenlemiştir. Bu maddeye göre kasten yaralama fiili neticesinde mağdurun duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına, konuşmasında sürekli zorluğa, yüzünde sabit ize, yaşamını tehlikeye sokan bir duruma, gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğunun vaktinden önce doğmasına neden olunması halinde TCK 86/1 ve / veya TCK 86/3 fıkrası uyarınca belirlenecek cezada bir kat arttırım yapılarak sanığın cezalandırılması hüküm altına alınmıştır. Yine bu düzenlemenin devamında eylemin TCK 86/1 fıkra kapsamında kalması halinde sonuç cezanın üç yıldan az olamayacağını, TCK 86/3 fıkrası kapsamında kalması halinde cezanın beş yıldan az olamayacağını hüküm altına almıştır.
TCK 87/2. fıkrasında daha ağır nitelikteki fiillerin hangileri olduğu belirtilerek mağdurun yaralama fiili neticesinde iyileşme olanağı bulunmayan bir hastalığa veya bitkisel hayata girmesi veya duyularından veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesi, konuşma ya da çocuk yapma yeteneklerinin kaybolması, yüzünde sürekli değişikliğe veya gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğun düşmesine neden olunması halinde cezasında iki kat arttırım yapılacağı; sanığın eyleminin TCK 86/1 fıkrası kapsamında kalması durumunda ise sonuç cezanın beş yıldan az olamayacağı, TCK 86/3 fıkrası kapsamı halinde ise sonuç cezanın sekiz yıldan az olamayacağı hüküm altına alınmıştır
Yine TCK 87/üçüncü maddesinde kemik kırığı veya çıkığına neden olunması halinde bu kırık veya çıkığın hayati fonksiyonlara etkisine göre cezasının yarısına kadar arttırılacağı hüküm altına alınmıştır. TCK 87/4. fıkrada ise kasten yaralama neticesinde ölüm meydana gelmiş ise 87/1 fıkrası kapsamına giren hallerde 8 yıldan 12 yıla kadar, 87/3 fıkrası kapsamında kalan hallerde sanığın 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılacağı belirtilmiştir
Bu çerçevede bir kişinin mağduru yaralaması halinde yukarıda belirtilen maddeler uyarınca cezalandırılması gerekmektedir. Kasten yaralama suçunun basit hali yani TCK 86/2. fıkrasında düzenlenen hali şikâyete tabi iken diğer tüm basit yaralamalar ise şikâyete tabi değildir. Yani mağdur şikayetçi olmasa bile kişinin cezalandırılması gerekmektedir. Yine TCK 86/2 fıkrası haricinde kalan diğer yaralamalarda kişinin hapis cezasıyla cezalandırılması gerekmektedir
Toplumumuzda en çok karşılaşılan suç tiplerinden olan kasten yaralama suçu, aile bireyleri arasında da işlenebilmekte, özellikle evli olan çiftler arasında gerçekleşen kasten yaralama suçları ve kardeşler arasında gerçekleşen veya anne-baba veya çocukları arasında gerçekleşen kasten yaralama suçları uygulamada en çok karşılaşılan yaralama suçlarındandır.
Bu kişiler arasındaki yaralama suçu TCK 86/3-a bendinde düzenlenmiştir. Toplumumuzun bir çoğu karıkoca, kardeşler arasında veya altsoy üstsoy arasında gerçekleşen yaralanma fiillerini şikayete tabi olduğunu düşünmektedirler ancak kanun bunun tam aksi yönde düzenlenmiştir. Bu kişiler arasında gerçekleşen yaralama fiilleri mağdurun şikayetçi olmaması halinde bile failin cezalandırılacağını hüküm altına almıştır. Dolayısıyla karıkoca, kardeş, anne-baba ile çocuklar arasında gerçekleşen yaralanma fiilleri şikâyete tabi değildir ve bu fiili işleyen fail, yaralamanın niteliğine göre hapis veya adli para cezası ile cezalandırılabilecektir
Bu suçun mağduru veya faillerinin mahkemelerde yakın akrabalık ilişkisinden, tarafların karıkoca olmasından veya kardeş olmalarından ötürü şikâyetten vazgeçilmesi halinde davanın düşeceği düşünülmektedir. Ancak bu kişiler arasındaki yaralama fiillerinin şikâyete tabi olmadığı, kamu davası niteliği taşıdığı ve bu fiili gerçekleştiren failin cezalandırılacağı hüküm altına alınmıştır.
Yine en çok karşılaşılan yaralama suçları silahla işlenen kasten yaralama suçlarıdır. Toplumumuzda silah kavramı ile TCK’da tanımlanan silah kavramı tamamen farklı nitelikteki kavramlardır. Toplumuzda silah deyiminden ateşli silahlar anlaşılmakta ancak TCK 6. maddesinde tanımlanan silah tamamen farklı niteliktedir. TCK 6/1-f fıkrasında silah; “Ateşli silahla patlayıcı maddeler saldırı ve savunma da kullanılmak üzere yapılmış her türlü kesici delici veya belirleyici alet saldırı ve savunma amacıyla yapılmış olmasa bile fiilen saldırı ve savunma da kullanılmaya elverişli diğer şeyler yakıcı aşındırıcı yaralayıcı boğucu zehirleyici sürekli hastalığa yol açıcı nükleer radyoaktif kimyasal biyolojik maddeler” olarak tanımlanmıştır
Bu tanım çok geniş çerçeveyi kapsamaktadır. Medyada taraflar arasında gerçekleşen yaralama sırasında terlik fırlatılması, anahtar ile zarar verilmesi, sopa kullanılması, kalem gibi maddelerin kullanılması veya yerde bulunan taşın kullanılması veya kişinin o anda elinde bulundurduğu cismin, örneğin bir cep telefonunun yaralama fiilinde kullanılması halinde TCK 86/3 -e fıkrası uyarınca kişinin silahla kasten yaralama suçundan cezalandırılması gerekmektedir. Yani TCK’ya göre silah tanımı çok geniş bir çerçeveyi kapsamaktadır. Dolayısıyla bir kavga sırasında kişinin elinde bulundurduğu bir cisim ile mağdura zarar vermesi durumunda silahla kasten yaralama suçundan cezalandırılması mümkün hale gelebilmektedir. Yine TCK 86/3 fıkrasında düzenlenen silahla kasten yaralama suçu da şikâyete tabi değildir, dolayısıyla silahla yaralama suçunu işleyen bir kişi her halükârda cezalandırılacaktır.
Ancak yaralama fiili sırasında sabit nitelikte bulunan bir eşyaya mağdurun ittirilerek veya kafasından tutturularak vurulması durumunda silahla yaralama suçundan bahsetmek mümkün değildir. Örneğin mağdurun sürüklenerek bir ağaca başının veya vücudunun vurulması veya bir mağdurun duvara ittirilerek veya bilerek başının veya vücudunun duvara vurması halinde sabit nitelikteki tesis veya eşya ile mağdura zarar verilmesi durumunda silahtan bahsetmek mümkün değildir.
Bu ve buna benzer problemleriniz için bizimle iletişime geçebilirsiniz. GSM / WhatsApp : 0532 615 52 87
Av. Barış KOLVERDİ (Att.)
Fotoğraf : https://eliteuksolicitors.com/wp-content/uploads/criminal-injury-compensation-claim.jpg
INTENTIONAL INJURY OFFENSE
The offense of intentional injury is regulated under Articles 86, 87, and 88 of the Turkish Penal Code.
If a person intentionally commits an act that causes pain to another person’s body or results in damage to their health or cognitive abilities, they should be punished for the offense of intentional injury.
The aggravated forms of the offense of intentional injury are regulated in Article 86/3 of the Turkish Penal Code. The second paragraph of the same article stipulates the punishment for simple intentional injury offenses as specified in the law.
If a person’s act results in an injury, pain, or impairment of health or cognitive abilities of the victim, they will be punished under the intentional injury provisions. If the injury can be treated with a simple medical intervention, the person will be punished according to Article 86/2 of the Turkish Penal Code. Article 86/2 is a complaint-based offense, meaning that if the victim does not file a complaint, a decision of non-prosecution will be issued during the investigation phase or a dismissal of the case will be given in court proceedings.
According to Article 86/2 of the Turkish Penal Code, a person convicted of simple intentional injury can be punished with imprisonment from four months to one year or with a judicial fine. The judge has the discretion to choose between imprisonment or a judicial fine and must justify their choice.
Article 86/1 of the Turkish Penal Code deals with more serious and aggravated forms of intentional injury. If the victim has sustained injuries that cannot be addressed with simple medical intervention, the person will be punished according to Article 86/1 of the Turkish Penal Code.
The aggravated forms of Articles 86/1 and 86/2 are regulated in Article 86/3 of the Turkish Penal Code. This article serves as a general enhancement rule. If the injury is committed against a direct ascendant, descendant, spouse, or sibling, against someone who cannot defend themselves physically or mentally, due to the performance of a public duty, or by abusing the authority of a public official, or with a weapon, the basic penalty will be increased by half without requiring a complaint. If the act is committed with a cruel intention, the punishment will be increased by one additional fold.
Article 87 of the Turkish Penal Code regulates the offense of aggravated intentional injury resulting in consequences. According to this article, if the intentional injury causes permanent impairment of the victim’s senses or organs, continuous difficulty in speaking, permanent disfigurement of the face, life-threatening situations, or premature birth of a child due to an injury inflicted on a pregnant woman, the sentence will be increased by one additional fold based on Article 86/1 and/or Article 86/3. The sentence cannot be less than three years if the act falls under Article 86/1 and cannot be less than five years if it falls under Article 86/3.
Article 87/2 specifies the more severe forms of injury. If the intentional injury results in an illness with no possibility of recovery, a vegetative state, loss of function of senses or organs, loss of the ability to speak or reproduce, significant facial disfigurement, or miscarriage of a child in a pregnant woman, the punishment will be increased by twofold. The minimum sentence is five years if it falls under Article 86/1 and eight years if it falls under Article 86/3.
Article 87/3 states that if the injury causes a bone fracture or dislocation, the punishment will be increased by up to half based on the effect of the fracture or dislocation on vital functions. Article 87/4 specifies that if death results from the intentional injury, the punishment will range from eight to twelve years if it falls under Article 87/1 and from twelve to eighteen years if it falls under Article 87/3.
Thus, when a person injures another, they should be punished according to the aforementioned articles. Simple intentional injury as regulated under Article 86/2 is complaint-based, while other forms of intentional injury are not. Therefore, even if the victim does not file a complaint, the offender will be punished for other forms of intentional injury.
Intentional injury is among the most common offenses in our society and can occur between family members, especially between married couples, siblings, or between parents and their children. The regulations for such offenses are outlined in Article 86/3-a of the Turkish Penal Code. Many people mistakenly believe that such injuries between spouses, siblings, or between parents and children are complaint-based; however, the law states otherwise. Even if the victim does not file a complaint, the perpetrator will be punished. Consequently, offenses involving intentional injury between spouses, siblings, or between parents and children are not complaint-based and the perpetrator will be punished according to the nature of the injury.
It is also a common occurrence for intentional injury offenses to be committed using weapons. The concept of a weapon in Turkish law differs from common understanding. Under Article 6/1-f of the Turkish Penal Code, a weapon is defined as: “Any object made for attack and defense purposes, including firearms, explosive materials, cutting, stabbing, or piercing tools, or any other item that, though not made for attack or defense, is used in practice for such purposes; burning, abrasive, harmful, choking, poisoning, or causing a chronic illness, nuclear, radioactive, chemical, or biological substances.”
This definition encompasses a broad range of items. In the media, scenarios where injuries are caused by throwing slippers, using keys, sticks, pens, or stones, or any object held at the moment, such as a cell phone, are all considered as using a weapon under Article 86/3-e of the Turkish Penal Code. Thus, a person causing intentional injury with any object defined as a weapon will be punished under the offense of intentional injury with a weapon. This offense is not complaint-based, so the perpetrator will be punished regardless.
However, if an injury is caused by hitting the victim against a fixed object, such as a tree or wall, this does not constitute an offense of intentional injury with a weapon. For instance, causing harm by throwing a victim against a tree or wall is not considered as using a weapon under the Turkish Penal Code.
For more information or assistance regarding these issues, please contact us.
GSM / WhatsApp: +90 532 615 52 87
Av. Barış KOLVERDİ (Att.)
Photo: https://eliteuksolicitors.com/wp-content/uploads/criminal-injury-compensation-claim.jpg